Beş adet insanlığa karşı suç (Tüzüğün 5. Maddesi – imha, siyasi cinayet, ırksal ve dini nedenlerle zulüm, insanlık dışı eylemler (zorla nakil), Üç adet savaş hukuku ihlali (Statü'nün 3. Maddesi – cinayet, sivillere hukuka aykırı olarak terör uygulama, rehin alma); Cenevre sözleşmesi’nin bir adet ağır ihlali (Tüzük'ün 2. Maddesi–kasten öldürme). Dini veya ulusal kimliği nedeniyle sivillerin yasa dışı nakli.

24 Mart 2016'da soykırım, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan suçlu bulunarak 40 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Kasabadaki "sağlıklı her erkeği" öldürmeyi ve Bosnalı Müslüman toplumu sistematik olarak yok etmeyi amaçlayan Srebrenitsa katliamından dolayı soykırımdan suçlu bulundu. 

Ayrıca, Bosnalı Müslümanları ve Hırvatları Sırp güçleri tarafından ele geçirilen köylerden sürme kampanyasıyla bağlantılı olarak zulüm, imha, tehcir ve zorla nakledilme (etnik temizlik) ve cinayetten mahkum edildi. Yedi Bosna kasabasında ikinci bir soykırım suçundan mahkum edilmekten kurtuldu, ancak bu davada daha düşük bir imha suçlamasıyla suçlu bulundu.

Kim bu suçlu?! sırp cumhuriyetinin başkanı, Bosna kasabı radovan karadziç…

10 suçlamadan, biri soykırımdan, beş insanlığa karşı suçtan ve dört savaş yasa ve geleneklerini ihlalden suçlu bulunduktan sonra ICTY tarafından ömür boyu hapse mahkum edildi. Bir soykırım suçundan aklandı. Komuta sorumluluğuna sahip en üst düzey subay?! Peki bu adam kim? ratko miladiç!

Şahitlik edenler zaten hiç unutmaz. Ama yaşı genç olanlar katliamın her yıl dönümünde “ölüm çiçeklerine” konan mavi kelebek paylaşımlarından anımsar. Stebrenitsa toplu mezarları bu çiçekler ve mavi kelebekler sayesinde bulunabilmiştir.  Kuşatılan Saraybosna’nın hakim tepelerine  yerleşen sırp keskin nişancılar, kurban seçerken cinsiyet, yaş ayrımı gözetmemiştir. Bizim yaşımızdakiler bu ve benzeri görüntülerin yanısıra bombalan pazar yerlerinde parçalanan insan bedenlerini derin bir üzüntüyle üç yıl boyunca izlemişizdir. 

Bugün Gazze’de olan tekerrürden başka bir şey değildir.  İsrail yönetimi kadar abd, ingiltere, fransa ve ezik ruh halinin tezahürü gereği almanya yönetimleri de savaş suçlusudur! Türk toplumunda bazı ayrışmalar olduğunu biliyoruz. 1915 vakalarını biz de zaman zaman yerdik ! Ancak Osmanlı imparatorluğunun sınırlarının en büyük olduğu dönem ve günümüz dünya haritası örtüştürülse en az 27 ülkede “misafir” olduğumuz tespit edilecektir. O dönem âli menfaatlerimiz neyi gerektirmiş… bu konuda bir fikre sahip değilim. 

Yazım kurallarından haberdarız, ancak bazı harfleri veya kelimeleri gereksiz yere büyütmüyoruz.